İş akdinin haklı feshinde altı İş günü kuralı nedir?
İş Akdinin Haklı Nedenle Feshinde Altı İş Günü Kuralı, İş akdinin işçi veya işveren tarafından haklı nedenle fesih halini gerektirecek İş Kanunu’nda yazılı haller gerçekleştiği tarihten itibaren altı iş günü içerisinde fesih hakkının kullanılması gerekmektedir.
Altı iş gününde haklı nedenle fesih kuralı iş akdinin haklı nedenle fesih halinde geçerlidir. Geçerli nedene dayalı fesihlerde Altı iş günü kuralı bulunmamaktadır. Yargıtay da bu yönde kararlar vermektedir.
‘Altı iş günlük ve bir yıllık hak düşürücü süreler, işçi açısından 24/II madde, işveren açısından ise 25/II maddede belirtilen sebeplere dayanan fesihler yönünden aranmalıdır. Bu itibarla, geçerli nedene dayanan fesih durumlarında, 26. maddede öngörülen hak düşürücü süreler işlemez. Dairemizin istikrar kazanmış uygulaması bu yönde olup, geçerli nedene dayanılarak yapılan fesihlerde belirtilen hak düşürücü sürelerin yerine “makul süre” içinde sözleşmenin feshedilebileceğini kabul etmektedir. (Yargıtay 9. HD. 2.2.2009 gün 2008/9790 E. 2009/1003 K.)’
İş akdinin haklı nedenle son bulması için iki ayrı zaman tanınacağını da bu noktada belirtmemiz gerekli olacaktır. İş hukukunda geçen 4857 sayılı kanunun 26. maddesi uyarınca altı iş günü ve bir yıl gibi farklı kullanım süreleri mevcuttur.
Altı iş günü kuralı iş kanunu 26. maddesinde ‘’24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz. Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır. ’şeklinde düzenlenmiştir.
İşçi iş akdinin haklı nedenle fesih olayı ortaya çıktığı tarihten itibaren altı iş günü içinde feshetmesi öğrendiği tarihten itibaren başlamaktadır. Her hâlükârda fiilden itibaren bir yıl içerisinde kullanılması gerekmektedir. Süresi içeresinde iş akdini haklı nedenle fesheden işçi kıdem tazminatına hak kazanabilecektir.
İş Akdinin Haklı Feshinde Altı İş Günü Nasıl Hesaplanır?
İş akdinin haklı feshinde altı iş günü nasıl hesaplanır? Genel olarak iş sözleşmesinin haklı olarak feshedilmesi gibi bir durum söz konusu olduğu zaman, bu sürecin hangi zaman zarfı içerisinde başladığı ve ne zaman son bulacağı konusu işçi ve işverenler tarafından önemlidir. Zira haklı nedenle fesih hakkının süresinde kullanılmaması halinde işçilik tazminatları hususunda hak kaybı yaşanabilecektir.
İş kanununda sürenin ne zaman başlanacağı düzenlenmiştir. Buna göre fiilin gerçekleştiği diğer taraf tarafından öğrenildiği tarihten itibaren başlayarak altı iş gününde feshedilmesi gerekmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken sürenin altı gün değil altı iş günü olmasıdır. İş günü olmayan günler sürenin hesaplanmasında dikkate alınmaz. Bu nedenle işçi veya işverenlerin haklı nedenle fesih yetkisi kullanılmadan önce öğrenme tarihinden itibaren altı gün değil altı iş günü olduğu unutulmamalıdır.
Bu noktada devamsızlık altı iş günü ne zaman başlar gibi bir soru da akıllara gelmektedir. Devamsızlık gibi bir durum söz konusu olduğu zaman işveren işçiyi kanunda öngörülen şartlar gerçekleşince devamsızlık nedeni ile işten çıkartma yetkisine sahiptir. Bu durumun yaşanması için işçinin iki gün üst üste herhangi bir sebep göstermeden işe gelmemesi gerekli olacaktır. Bu husus kanunda ‘İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.’’ olarak düzenlenmiştir. İşverenin devamsızlık nedeni ile işçiyi işten çıkarması devamsızlığın iki gün boyunca devam etmesi halinde işverenin altı iş günü içinde fesih hakkını kullanması devamsızlığın iş akdinin feshini gerektirecek boyuta ulaşmasından sonra başlamaktadır.
İşe sebepsiz yere gelmeme gibi bir durumda söz konusu olan fesih için en çok merak edilen konular ve popüler sorulardan biri olarak kaç gün işe gelmeme durumunda fesih yapılır? Gibi bir soru yer alır. Bu soruya hemen cevap verecek olursak iki gün üst üste işe sebepsiz yere gelmeyen bir işçinin işveren tarafından hiçbir şekilde farklı bir sebep göstermek zorunda kalmadan işçiyi işten çıkartma yetkisi söz konusu olacaktır diyebiliriz. Ancak bunun yanı sıra işçi bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü veya bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi halinde de işverenin haklı nedenle feshi hakkı vardır.
Haklı Nedenle Fesih Sonucunda İşçinin Hakları Nelerdir?
Haklı nedenli fesih sonucunda işçinin hakları nelerdir konusunu her işçinin mutlaka araştırması ve Bunun bilincinde olması son derece büyük bir önem taşır. Bir işçinin haklı bir şekilde iş sözleşmesini feshetmesi durumunda aşağıda söz edilmiş olduğu gibi haklara sahip olacaktır.
- Kıdem tazminatı, eğer ki işçi tarafından haklı bir nedene bağlı olarak iş sözleşmesi feshedilmişse mutlaka hak ediş olarak alınmak durumundadır
- Haklı bir sebepten dolayı işten ayrılmayı tercih eden bir işçi ihbar süresini beklemek durumunda kalmaz
Haklı nedenle fesih sonucunda işverenin hakları nelerdir?
- Bir işveren işçiye haklı nedenle iş akdini feshetmiş ise o işçiye kıdem tazminatı ödemek zorunda kalmaz fakat iş akdinin haklı nedene dayanmadığı hususunda işçinin dava açma hakkı vardır böylelikle iş akdinin işveren tarafından işçinin kıdem tazminatını ödememek için kullanıldığı hallerde işçi iş akdinin haklı nedenle feshini gerektirecek bir eylemi olmadığı sebebi ile iş mahkemelerinde kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı talep edebilmektedir.
- Haklı sebeplerden ötürü işçinin iş sözleşmesini fesheden bir işveren ihbar süresinde beklemek zorunda değildir
Haklı Nedenle Fesih İhtarname Süresi
Haklı nedenle fesih ihtarname süresi iş kanununun 26. maddesine dayalı olarak yasalarda yer alan bir haktır. Bu noktada altı iş günü kuralı ve bir yıl için gerçekleştirilecek olan bir ihtar süresinden söz etmek mümkün olacaktır.
Haklı nedenle fesih genel olarak ahlak kuralları çerçevesinde yer alan etik değerlerin çiğnenmesi gibi durumların söz konusu olduğu bir içerik taşır. Bu sebepten dolayı böyle bir durumda bir ihtar süresinin beklenmesi de zorunlu bir durum haline gelmez. Böyle bir durum söz konusu olduğu zaman işçi ya da işverenin işi derhal terk etme gibi bir hakkı olacaktır. Ancak böyle bir durum söz konusu olduğu zaman işverenin ya da işçinin ihbar tazminatı ya da kıdem tazminatı gibi bir ödemeden de feragat etmek durumunda kaldığını bilmeniz gerekli olacaktır.
Haklı Fesih Sebepleri Nelerdir?
Haklı Fesih sebepleri nelerdir? Mesela bu noktada hangi durumlarda işçi ya da işveren iş akdinin son bulması için haklı bir sebebe sahip olabilir? Bir işçinin haklı fesih nedenleri şu şekilde sıralanabilir;
- Sağlık problemleri
- Zorlayıcı nedenler
- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uygun olmayan durumlar
Bir işçinin haklı bir neden göstererek işten çıkması için ilk olarak sağlık sebepleri akla gelir. Sağlığının bu iş için uygun olmaması en temel nedenler arasında en başta gelir.
İyi niyete ve ahlak kurallarına uygun olmayan davranışlardan kasıt ise işçinin iş sözleşmesine uygun hareket etme işi ve bu durumun meydana getirmiş olduğu nahoş sorunlar olarak düşünülebilir. İşçinin işvereni yanılgıya düşürmesi, iş kurallarına uygun hareket etmemesi, işçinin maaşının ya da fazla çalışma ücretinin ödenmemesi ya da işçinin mobinge uğraması gibi durumlar işçinin haklı bir şekilde işten ayrılma sebepleri arasında yer almaktadır.
Bir iş yerinde bir işçinin başka bir işçi tarafından mobinge uğraması ya da herhangi bir şekilde cinsel ya da psikolojik tacize uğraması gibi durumlar söz konusu olduğu zaman da işçinin iş sözleşmesini haklı bir şekilde iptal etmesi söz konusu olacaktır. Böyle bir durum işçi tarafından şikâyet edilerek gündeme getirildiği zaman işverenin bu durumda herhangi bir tavır sergilememiş olması da bir tür mobbingdir. Bu durumda işveren de işçi üzerinde herhangi bir hak iddia edemez. Ve bu durumda işçi ihbar süresini beklemesine gerek kalmadan iş sözleşmesinin feshini gerçekleştirmek üzere harekete geçebilir. Bu konuda her işçinin bilinçlenmesi son derece büyük bir önem taşır.
İş akdinin işçi tarafından haklı nedenle feshi halinde işçi kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Her ne kadar halk arasında işten istifa eden işçinin kıdem tazminatı alamayacağı düşüncesi mevcut ise de işçinin işten haklı nedene dayanan sebeple ayrılması halinde bu durumda işten ayrılan işçi olsa dahi işveren tarafından kıdem tazminatının ödenmesi gerekmektedir. Iş akdinin işçi tarafından haklı nedenle sonlandırılmasına rağmen işveren tarafından işçiye kıdem tazminatı ödenmezse işçi iş mahkemesinde dava açarak kıdem tazminatı talep edebilir. İşçilik alacaklarında dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu unutulmamalıdır.