Sendikal haklar, işçilerin çalışma hayatında sahip oldukları en temel güvencelerden biridir. İşçilerin sendikaya üye olması, sendikal faaliyetlere katılması veya sendikal nedenlerle işveren karşısında farklı muamele görmemesi yasalarımızla güvence altındadır. Ancak uygulamada işçilerin sendikal tercihlerinden dolayı işten çıkarılmaları, işe alınmamaları ya da ayrımcılığa uğramaları sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu noktada işçilerin korunması amacıyla yasalarımızca sendikal tazminat düzenlenmiştir.
sendikal tazminatın yasal dayanağı nedir?
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25 inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/10818 E. , 2019/675 K. Sayılı İlamı)
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Madde 25:
(1)İşçilerin işe alınmaları; belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri, belli bir sendikadaki üyeliği sürdürmeleri veya üyelikten çekilmeleri veya herhangi bir sendikaya üye olmaları veya olmamaları şartına bağlı tutulamaz.
(2) İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz. Ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu iş sözleşmesi hükümleri saklıdır.
(3) İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farklı işleme tabi tutulamaz.
İşçi hangi durumlarda sendikal tazminat almaya hak kazanabilir?
Mahkeme tarafından sendikal tazminata hükmedilebilmesi için yukarıda metnini verdiğimiz kanun maddesinde sayılı belli başlı durumların gerçekleşmesi gerekmektedir. Her durum ve olay için tarafların subjektif değerlendirmesine dayalı olarak sendikal tazminata kesin olarak hak kazanılacağı söylenemez. Somut olayda aşağıda yazacağımız ve benzeri durumlardan biri varsa mahkeme nezdinde sendikal tazminata hükmedilmesi daha muhtemel olacaktır. O durumlardan bazıları şunlardır;
İşçi işe alınması sırasında belirli bir sendikaya üye olmaya, olmamaya, o sendikadaki üyeliğini sürdürmeye yahut bitirmeye zorlanırsa,
İşveren; bir sendikaya üye olan işçileri ile herhangi bir sendikaya üye olmayan işçiler arasında çalışma şartları veya çalışmaya son verilmesi ile ilgili olarak ayrımcı uygulamalarda bulunursa,
İşçiler, iş saatleri dışında sendikal faaliyette bulunması dolayısıyla işten çıkartılırsa veya farklı bir muameleye tabi tutulursa,
İşçiler iş saatleri içinde ama işverenlerinin izni dahilinde sendikal faaliyette bulunmaları dolayısıyla işten çıkartılırsa veya farklı bir muameleye tabi tutulursa
Bu gibi durumlarda işçi sendikal tazminata hak kazanabilecektir.
Sendikal tazminat Miktarı Ne kadardır?
İşçi sendikal ayrımcılığa uğradığında alacağı sendikal tazminat miktarı 6356 sayılı yasanın 25. maddesi gereği asgari olarak 1 yıllık ücreti tutarı kadar olacaktır.. Mahkeme, olaya göre değerlendirme yaparak çok farklı bir durum olmadığı sürece bu alt sınır üzerinden sendikal tazminata hükmeder.
Sendikal tazminat miktarı bireysel iş veya toplu iş sözleşmesinde taraflarca belirlenebilir. Belirlenen bu bedel kanuni alt sınırdan düşük olamayacaktır. Aşırı yüksek miktarda belirlenmiş bir sendikal tazminat varsa bu durumda taraflarca belirlenen miktar Mahkeme tarafından düşürülebilir.
sendikal tazminat nasıl hesaplanır?
Sendikal tazminat işçinin en son aldığı çıplak brüt ücretine göre hesaplanır. Brüt ücret ise bir işçinin maaşında herhangi bir kesinti yapılmadan önce aldığı toplam ücrettir.
Yani örneğin aylık brüt ücreti 32.000 TL olan bir işçi, sendikal tazminat almaya hak kazandığında alabileceği tazminat miktarı 384.000 TL olacaktır.
Konuya ilişkin yargıtay kararları
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2020/6 E. , 2021/342 K. Sayılı İlamı
“…Sendikal tazminat, asgari miktarı kanunla belirlenmiş bağımsız bir tazminattır. 6356 sayılı Kanun sendikal tazminatın asgari miktarını “işçinin ücretinin bir yıllık tutarı” olarak belirlemiş, söz konusu tazminat için üst bir sınır öngörmemiştir. Bir yıllık tutara ilişkin kısım kesin ve götürü niteliktedir. İşçi bu fesihten doğan hiçbir zararı bulunmasa da ücretinin bir yıllık tutarında tazminata hak kazanır. Buna karşılık bu tutarın üzerinde bir tazminata da hâkimin takdirine bağlı olarak hükmedilebilir. Bu çerçevede göz önüne alınacak tazminat miktarının hesabında kanuni düzenleme olmamakla uygulamada esas alınacak ücret “dar anlamda ücret” yani “işçinin en son giydirilmemiş(çıplak) ücreti” olarak belirlenmiştir…”
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2023/6357 E. , 2023/4909 K. Sayılı İlamı
“…6356 sayılı Kanun’un 25 … maddesi kapsamında iş sözleşmesi sendikal nedenle feshedilen işçiye bir yıllık ücreti tutarından az olmamak üzere sendikal tazminat ödeneceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin devamında işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verileceği, ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanun’un 21 … maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilemeyeceği belirtilmiştir. Bu düzenleme dikkate alındığında sendikal tazminatın da iş güvencesi tazminatı niteliğinde olduğunun kabulü gereklidir.
Bu durumda 193 sayılı Kanun’un 25 … maddesi uyarınca sendikal tazminatın iş güvencesi tazminatı kapsamında değerlendirilmesi ve buna göre gelir vergisinden muaf tutulması gerektiği anlaşılmaktadır…”
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/2410 E. , 2020/10362 K. Sayılı İlamı
“…Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25’inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir...”
Ayrıntılı bilgi ve danışmanlık hizmeti almak için bize buradan ulaşabilirsiniz.