Kanuni grev tanımlamadan önce grev hakkında ufak bir bilgi verelim. Grev hakkı anayasal bir haktır ve Anayasa m.54’te Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler denilmek suretiyle düzenlenmiştir. Ayrıca Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu m.58/1’de İşçilerin, topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti durdurmak veya işin niteliğine göre önemli ölçüde aksatmak amacıyla aralarında anlaşarak veyahut bir kuruluşun aynı amaçla topluca çalışmamaları için verdiği karara uyarak işi bırakmalarına grev denilir.
Kanuni Grev ise Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması halinde işçilerin iktisadi ve sosyal durumlarıyla çalışma şartlarını korumak veya düzeltmek amacıyla bu Kanun hükümlerine uygun olarak yapılan grevdir. (Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu m.58/2).
Bursa işçi avukatı Gizem Ramazanoğlu
Kanuni Grevin Şartları
Kanuni grevden bahsedebilmemiz için bazı şartların oluşması gerekir. Grevin mesleki bir amaç taşıması, grevin yasaklanmamış olması ve grevi engelleyen unsurların bulunmaması gerekir. Ayrıca grev, Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 60.maddesinde öngörülen usulle yapılmalıdır. Bu unsurlara uyulmadan yapılan grev kanun dışı grev olarak nitelendirilir.
Kanuni Grev Süresi
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 60. Maddesine göre; Grev kararı, uyuşmazlık tutanağının tebliği tarihinden itibaren altmış gün içinde alınabilir ve bu süre içerisinde altı iş günü önceden karşı tarafa bildirilecek tarihte uygulamaya konulabilir. Bu süre içerisinde, grev kararının alınmaması veya uygulanacağı tarihin karşı tarafa bildirilmemesi hâlinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi düşer. Grev kararının uygulanacağı tarih, kararı alan tarafça karşı tarafa tebliğ edilmek üzere notere ve bir örneği de görevli makama tevdi edilir. Uygulama tarihi, kararı alan tarafça ayrıca işyeri veya işyerlerinde derhâl ilan edilir.
Kanuni Grev İle Kanun Dışı Grev Arasındaki Farklar
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 58/2.maddesinden anlaşılacağı üzere toplu iş sözleşmesinden doğmayan ve işçilerin iktisadi, sosyal durumları ile çalışma şartlarını korumak ve düzeltmek amacıyla yapılmayan her türlü grev kanun dışı grev olarak adlandırılır. Bu kanuni unsurlar gerçekleşmediği zaman kanuni grevden bahsetme imkanı yoktur.
Kanuni grevin hukuki sonuçları da ancak bu unsurlar sağlandığında doğar. Bu hukuki sonuçlar, grev yapan işçinin işyerinden ayrılma zorunluluğu, işverenin işçi alma ve işçinin başka işe girme yasağı, iş sözleşmelerinin askıda kalması, meydana gelen zararlardan sorumluluk ve grevde gözcü bulundurma olarak sıralanabilir.